17 Şubat 2015

23:19

Karnaval dedikleri sey bu gun itibari ile bitmiş bulunuyor. Bense gecen persembede kaldım. Yani başladığı güne. Bir suru insan Mainz istasyonunda Köln de olan karnaval eğlencesine gitmek icin toplanmıştı. 
Bense üniversiteye gitmek icin trene binmiş Mainze gidiyordum. Tam perona az kalmıştı ki oturduğum tren durdu. 
Anons yapıldı. 
Diğer bir peronda bir insan haraket eden trenin önüne kendini atıp intihar etmiş. Ambulans. Doktor. Polis. 
Kapanan peronlar. 
Istasyona girmek üzere olan trenlerin duruşu. 
Bende duran bu trenlerin bir tanesinde idim. 

Eğer ki trenim gecikmiş olmasaydı aktarma olarak o insanın önüne atladığı tren ile Frankfurt’a gidecektim. 
Bir saat oturdum trenin icinde. 
Tren perona girdiğinde sok icinde, üzüntülü, ellerinde bira şişeleri ve Palyaço ve enayi çeşit kostüm icinde insanlar …
Cok garipti. 
Hayat bu. 
Bir yanda Palyaço 
Bir yanda Ölüme sürüklenen bir can. 

4 yorum:

  1. Ahu'cum.
    Tercih meselesi.
    Biri orada eğlenmeyi seçerken,
    Biri ölüme gitmeyi seçiyor.
    Bu seçimlere sebep olanlara ki özellikle kötü sonuçlar doğuran seçimleri yaptıranlara.
    Nefret saçıyorum !?!
    Kişiye kalmış biliyorum da
    Etkilenmese yapmazdı diyorum !?!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Müptezel, bir insani bu duruma getiren olaylari göz ardi edemeyiz tabi ki. Kim bilir o raddeye gelene kadar neler yasadi. Ben sadece o günün fotografinin ne kadar ironik oldugunu ve hayatin cok kisa oldugunu bir kez daha anladim.

      Sil
  2. İntihar büyük cesaret isteyen bir şey. (Böyle bir dünyada yaşamak da öyle aslında.) En karamsar olduğum anlarda bile böyle bir şeye cesaretim olmadı. O kadar karamsar olduğunda bence doğaya kaçmalı insan. Almalı sırt çantasını ve gitmeli. Tanımadığı insanların arasına karışmalı. Dinlenmeli, ruhunu doğaya katmalı. Dünya bizi yoruyor. Çirkinlikler ruhumuza ağır geliyor. Keşke gitmeseydi... Keşke kalabilseydi...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Fikriyecim cok haklisin. Ölmek kadar yasamakta zor.

      Sil