17 Ocak 2014

Piraye - Canan Tan


İlk okuduğum Canan Tan kitabı. Çok hoşuma gitti. Piraye'nin baştan sonra ilginç bir hayat hikayesi anlatılıyor. Adını Nazım Hikmet'in eşinden almıştır Piraye. Üniversite de diş hekimliği okurken gençlik yıllar, üniversite eğlenceleri, güzel ortam ... insanın içini ısıtan bir hikayeye eşlik ettim. Sonra aşık oluyor Piraye. Diyarbakır'li Haşim Ağa'ya. İstanbul'dan Diyarbakır'a uzanıyor Pirayenin hikayesi. Ağa olmasına rağmen ailesinin sözünden çıkamayan küçük bir çocuk yerine koyulan bir ağa ile karşılaşıyor.
Keşke dememek için evleniyor Haşim ile.
Sonra bilindik doğu hikayeleri başlıyor. Çocuk olsun. Korunma. Dol yatağın kurur. Erkek evlat olacak tabi ki. Kısır ise kuma getirilir üstüne, hiç sorun değil. Burada hayatlar böyle.

Sayfa Sayisi: 431
Yayinevi: Altin Kitaplar

***
Not ettiklerim:
... hatta tiyatro askini, bir bakima sen yaratmistin. Bana koydugun Piraye adiyla ...

-hem de yasakli bir sairin- karisinin adini verecek kadar edebiyat tutkunu oldugunu yeni kesfediyordum.

"Siiri gercek yüzüyle tanimak istiyorsan, Nâzim'i okumalisin!"

"O gözlerde görecegin ilk isigin cekim derecesi, tanisikligin orada kalmasini ya da geliserek sürmesini saglayan en iyi gösterge olacaktir."

Nereden bilecek, kapladigimin Nâzim Hikmet'in bir siir kitabi oldugunu ...

Beni icine alacak asil büyük firtinanin ertesi gün patlayacagini bilmiyorum henüz...

... gecerken ugramis, diye... Sahi, gecerken ugranacak yer mi burasi?

Tek tarafli bir beklentiyi sürüncemede birakmamak, virgüllerle sündürülmeye acik varsayimlari, konulacak noktayla acikliga kavusturmak icin.

Âsik olmak da bir yatkinlik; bir yetenek isi galiba.

Cermik Beyi olsa da, önünde yere kapaklanan yüzlerce köylünün agasi sayilsa da; söz üstünlügü, her konuda karar alma ve uygulama önceligi hep Lamia Hanimda.

Sudan gelenin suyla bütünlesmesi.

Hani kir tutmayan, üstü kaygan taslar vardir... Ne dökersen dök üzerine, bulastiramazsin. Beni de öyle düsün. Kuma diye, zorla giydirmek istediginiz elbise, üzerimden kayip ayaklarimin altina seriliveriyor.

Iste simdi, Nâzim'in kizil sacli Piraye'siyle tam olarak özdeslestin. Kutlu olsun.

 ***
Ne kadar cok not aldigimi simdi fark ediyorum.

8 yorum:

  1. Piraye benimde ilk okuduğum Canan Tan kitabıydı. Ve bence en güzelide o! 4 kitabını okumuş olmama rağmen içlerinden en çok Piraye'yi sevdim. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevdim. Firsat bulduktan baska Canan Tan kitaplari da okurum. Okuduktan sonra da yazarim hangisini cok begendigimi Gizemcigim.

      Sil
  2. yazı dili basit, hikayesi klişe bir kitap olarak rafa kaldırmıştım bu kitabı okuduktan sonra. Nedense ben pek sevmemiştim... :/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazi dilinin basit olmasini sevdim Eda. Klise evet dogru diyorsun ama tüm bu kliselerin gercekten de dogru olmasi ve her seferinde yasanmasi üzücü olan.

      Sil
  3. Ben çok etkilenmiştim bu kitaptan. Doğuda hakikaten olaylar böyle işliyor -malesef-. Güzel bir hikaye.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bende doguluyum canim ama bizim oralarda pek yasanmiyor. Tabi ki Diyarbakir, Urfa, Mardin dogunun da dogusu diyelim. Oradan genellikle duyuyoruz böyle olaylari. Cok üzücü.

      Sil
  4. ben de Piraye'nin hikayesini çok sevmiştim:)

    YanıtlaSil
  5. Pirayeyi nazımdan ötürü sevdim.
    ama canan tan'ın 3 kitabı da aynı düzende gidiyor,
    aşkı anlattıgı için severim :D

    YanıtlaSil