30 Kasım 2012

Haram zikkim olsun

Dün Eda'dan gelen mektuptan ve ne kadar mutlu olduğumdan bahsetmiştim. O zamandan beri aklıma birşey takıldı. Zarfı tekrar tekrar açıp içinde bulunanlara bakarken, ve bileklerim çok ince olduğundan dolayı bilekliğe bilegime uygun bir bağ ayarlamaya çalışırken anneme: "Helal olsun şu millete. Bak tek bir zarfın içinde, hiç korunmadan kaç şey geldi." dedim.

Çünkü ben bu güne kadar Türkiye'ye arkadaşlara ve kuzenlere bir çok mektup gönderdim ve içinde ufak ziynet eşyaları, yada hediyelik şeyler koymuştum ve hiç biri ama hiç biri ellerine geçmedi, gönderdiğim insanların.

Paket yada mektup buradan çıkarken sorun yaşanmıyor da Türkiyede postaneye vardığında kontrol amaçlı açılan mektuplardan haberdar oldum. Tamam anladım, kontrol için açıyorsun da, içinden benim ufacık bilekliklerimi yada kolyelerimi neden alıyorsun peki?

Çünkü Allah korkun yok senin. Hak geçer bana diye düsünmüyorsun. Çalıp çırpıyorsun. Bu güzelmiş diyorsun, kendi cebine indiriyorsun. Ama o gavur memleketi olarak adlandırdığın memleketlerden yani İngilterelerden, İtalyalardan, Almanyalardan hiç sorun çıkmadan mektuplar ulaşıyor binlerce insanlara, her gün yeniden ve içinde para olan zarflar bile var. Kaybolmuyor.
Çünkü onun içinde bulunan SENİN değil.
Bu kadar basit.

Haram zıkkım olsun alanlara!

30.11.2012 Ahu Kader

2 yorum:

  1. aslında insanlar düşünmüyorlar olay orada kopuyor. aldıkları küçücük bir kolye ucu çoğunlukla maddiyatından çok manevi değeri için gönderiliyor. arada mesafeler var ama bunu taktığın her zaman yanındayım diye. Onu açan kontrol eden insanlar zaten bunu anlayacak durumda değiller. o kolyenin senin için yada karşdıda ki için n oe ifade ettiğini. bencillikle birlikte kıskançlık sonucu böyle şeyler oluyor.

    http://raspberriescupcakes.blogspot.com/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Cok haklisin Raspberry. Cok üzüldüm zamaninda, gönderdigim seylerin insanlarin eline gecmemesine. Artik özel esya göndermiyorum. Sadece mektup yaziyorum, yada kartpostal yolluyorum.

      Sil